Bırakmak

 

Hindistan'da Gujarat Bölgesindeki Shiva Tapınağı'ndaydık. Shiva, Hintlilerin ölüm tanrısıdır. Burada kastedilen sadece bedensel ölüm değildir. Shiva öldürerek değiştirir. Eski ölmeden yeni doğamaz.

Öğlen ayini başlamak üzereydi, büyük bir kalabalık içerde toplanmıştı. Arap Denizine doğru açılmış tapınak kapılarından denizin serinliği geliyordu. Muhteşem bir tütsü kokusu etrafı sarmıştı. Müzisyenler yerlerini almışlardı. Sonunda sunuyu yapacak olan rahip içeri girdi, elinde yiyecekler ve çiçeklerle Shiva Taşı'na doğru yaklaştı.

Ellerindekini sunağa bıraktı. Yanan mumları yerden aldı. O anda davullar çalmaya başladı. İçerinin hafif karanlığında rahip elindeki mumlarla çılgınca dans etmeye başladı. Müzik gittikçe güçleniyordu. Bu müzikte bir gariplik vardı. Daha önce duyduğum hiçbir şeye benzemiyordu. Sadece çığlık çığlığa ağlamak istediğimi hatırlıyorum. İçerden bir el sanki gırtlağımı sıkıyordu. Bu korkunç ızdırap hiç bitmeyecek gibiydi. Müzik bir ton daha arttığında, bir an için kendimi kaybettiğimi hatırlıyorum. “Bırak!” Kendi karanlığımdan çıkan ilk ses buydu. “Bırak” Sonra müzik bir anda kesildi.

“Tıpkı hayat gibi” diye düşündüm. Bizi kendine nasıl da alıştırmıştı. Öyle güçlü ve sürekliydi ki asla bitmeyeceğini sanıyorduk. İşte, bir anda etrafa dipsiz bir sessizlik çökmüştü. En beklemediğimiz anda. Tek kelimeyle şok ediciydi.

Hayatıma baktım. Kafamın içinde milyonlarca düşünce vardı. Çok meşguldüm. Nasıl da koşturuyordum. Bazı şeylere nasıl da sıkı sıkıya tutunmuştum. Kendimi ne kadar da güçlü ve önemli hissediyordum. Fikirlerimi karşımdakine kabul ettirmek; hatta ona üstün gelmek nasıl da önemliydi. Sonra bir anda bitiveriyordu işte. En beklemediğim anda.

“Bırak!”

Milyonlarca cümle tek bir kelime karşısında erimişti.

“Bırak!”

O tapınakta çok şey bıraktım. Kendi mantramı bulmuştum:

“Madde ve canlılarla, aşk ve nefret ilişkin bittiğinde, özgür kalacaksın.
Yargıların bittiğinde,
Yargılayan olmadığını, olamayacağını anladığında,
Kendi fikirlerini karşındakine zorla kabul ettirdiğini fark ettiğinde, bundan vazgeçtiğinde,
Karşındakinin kendi hatalarını yapma özgürlüğü olduğunu kabul ettiğinde,
Onu, her iki yüzüyle de kabul edebildiğinde,
Özgür kalacaksın.

Hem bedenimi hem ruhumu esnetmesi için yogaya dört elle sarıldım. Bedenimi daha çok açılması için zorlamayı bıraktım. Her şeyin bir zamanı olduğunu, onu beklemem, asla vazgeçmemem gerektiğini öğrendim. Düzen ve sürekliliğin çok şey değiştirdiğini anladım.

Her nefes verişimde istemediğim bir özelliğimi bıraktım. Her nefes alışımda olumsuz bir duygunun yaratıcısı olmamayı seçtiğimi söyledim. Mantramı hatırladım ve 2,5 sene sonunda kendimden başka birini yarattım. Aslında özüme daha çok yaklaştım.

 

Evren Şener
Gıda Mühendisi, Yoga Hocası, Ayurveda Uzmanı

0532 455 18 21
 
 
 



 

Diğer Yazılar

Yoga'nın Üzerimizdeki Etkisi
Yoga Neyi Anlatır?
Yoga ve Kurban Etmek
Birleşmek
Meditasyon
Tanrı'nın Tapınağı
Yaşamak
Büyücünün Yolu
O